AYT imtihanına giren adaylar imtihanın tamamlanmasının akabinde imtihanda çıkan soruların cevaplarını internette araştırmaya başladı. Adaylar, AYT’?de çıkan Fırtına ve Kar sorusunun cevabını arıyor. Pekala, AYT Edebiyat soruları: Fırtına ve Kar kimin yapıtıdır? Fırtına ve Kar şiirinin şairi kimdir? İşte, Fırtına ve Kar sorusunun cevabı…
FIRTINA VE KAR KİMİN YAPITIDIR?
Fırtına ve Kar şiirinin müellif Orhon Seyfi Orhan‘dur.
FIRTINA ŞİİRİ
Kudurmuşsan denizden intikam al !
Ufuklardan zalâm al !
Ağaçlar yık, bulutlar çak çak et !
Bütün dünyayı istersen helak et !
Fakat, yalnız
Benim sessiz ve ıssız
Şu hücremden çekil, hülyamı bozma !
Benim düşümü bozma !
Nedir tehevvürün ey bad,
Bu bitmeyen feryad,
Bu saihalar, bu giriv ?
Ey dev,
Kudurmuşsan denizden intikam al !
Ufuklardan zalâm al !
Kırılsın çıldıran darbenden emvac,
Bütün kıyılar olsun mahv u tarac !..
Benim yalnız uzaklaş meskenimden,
Çekil, git revzenimden !
Ey Serseri Çekil !
Ruhumda münfail
Bir şey var… Ah, Sükun isterim, Sükun !
Mecnun
Kudurmuşsan denizden intikam al !
Ufuklardan zalâm al !
Büyük kuşlar, uzak dağlarda kalsın Aşiyansız,
Semalar Kehkeşansız !
Göklerde yanan Nücum sönsün !
Göster yeni bir atak, sönsün
Mehtap köpüklü dalgalarda !..
Ruhunda bir intikam var da
Bitmezse bu çarpınışla ey bad,
Beyhude ! Önümde etme feryad;
Dağlar, kayalarla git kuçaklaş !
Fakat yalnız benim sessiz muhitimden uzaklaş !
Bırak, yansın şu sakin hücremin solgun şua’r;
Bırak, kalsın şu mahzun iltimai (parıldamak) !
KAR ŞİİRİ
Dışarıda yorgun adımlar… Çalındı sonra kapım;
“Acep gelen bu vakit kim ?” dedim gidip açtım.
Görünce kalbimi oynattı bir küçük lerziş:
Garip çehreli a’sar – dide (asırlar görmüş) bir derviş !
Elinde buzdan asa koltuğunda bir ney var;
Omuzlarında uzun, bembeyaz uzun saçlar…
Ne var, dedim, nereden geldin ihtiyar, ne ismin ?
Neden bu dehşetli yollarda bu türlü geç kaldın ?
Uzak, uzak… dedi, Meçhul uzak ufuklardan…
Sürüklüyor beni ruhumda duyduğum hicran !
Kutupların geçerek müncemid denizlerini,
Ümidimin aradım her tarafta izlerini,
Yabancı yolların üstünde ağladım, koştum;
Baharın aşığıyım “kış”tır ismim ey dostum !
Sana meş’um (kötü – uğursuz) bir haber derviş,
Sevgilin gitti çok vakit önce !
Belli yorgunsun ihtiyar bana gel
Misafir ol bu gece !
Çıldıran fırtınayla gittikçe
Dışarıda güya karanlıkta artıyor, fevkalade !
Belki hücremde muzdarip ruhum
Bulacaktır biraz huzur ve sükun…
Odamda bir köşenin gölgesinde gizlendi.
Odamda her yere kasvetli bir sükut indi.
Geçti sessizce bir vakit aradan…
Dedim ki : matemi, hicranı bi-nihaye olan
Bu aşkın istiyorum anlamak fesanesi (efsane),
Dinlemek nayının teranesini !
Terennüm etmeyi dilek eder misin dostum ?
Seni ruhumla işte dinliyorum :
ORHAN SEYFİ ORHON KİMDİR?
23 Ekim 1890’da İstanbul’da doğan Orhan Seyfi Orhon Türk şair, gazeteci, muharrir, yayımcı, şair ve siyaset adamıdır. Orta ve lise tahsilini Beylerbeyi Rüştiyesi ‘sinde yapmıştır. Öğrencilik periyodunda şiirle ilgilenmiştir. Abdülhak Hamit Tarhan ve Tevfik Fikret tesirinde şiirler yazmaya başlamıştır. Şiirleri Kehkeşan mecmuasında yayımlanmaya başlandı. Sade bir lisanla yazdığı Fırtına ve Kar şiiriyle kısa müddette tanındı. Yükseköğrenimine tıbbiyede başlamıştır daha sonra burayı bırakmıştır. Daha sonra Darül Fünun Hukuk Mektebi’nde Hıyaban mecmuası ile yayıncılığa başlamıştır.
İstanbul’un işgalinden sonra gazeteciliğe başlamış ve bir yandan da öğretmenlik yapmıştır. Edebi kişiliğinin yanında siyaset adamı ve devlet adamı kişiliği de vardır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 8. devir Zonguldak milletvekilliği ve 13.dönem İstanbul milletvekilliği yapmıştır.