Kahramanmaraş merkezli, 11 ili vuran 6 Şubat sarsıntılarının üzerinden altı ay geçti fakat bölgedeki sıkıntılar yerinde sayıyor. Karşılanamayan barınma, su üzere en temel gereksinimler birçok sıhhat sıkıntısını tetikliyor. Öte yandan Hatay, Adıyaman üzere yıkımın büyük olduğu yerlerde eğitim sorunu da sürerken yıkımların sorumluları ile ilgili türel sürecin şeffaf yürütülmemesi depremzedeleri kaygılandırıyor.
Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Lideri Emin Koramaz, Eğitim İş Lideri Kadem Özbay, Halk Sıhhati Uzmanı Çağatay Güler ve avukat Cihan Arık, sarsıntı bölgesinde yaşananları Cumhuriyet’e kıymetlendirdi.
‘DENETİM SİSTEMİ YOK’
Halk Sıhhati Uzmanı Prof. Dr. Güler, bölgede tıbbi muayene, tetkik, ilaca erişim ve tıbbi kayıt sistemi yetersiz olduğuna değindi, birinci ve ikinci basamak sevk nizamının de kopuk olduğuna vurgu yaptı. Yıkımın büyük olduğu bölgelerde besin kontrol sisteminin kurulamadığının altını çizen Güler, depremzedelerin ruhsal durumuna da değindi. Güler, “Bölgede ruhsal dayanak ihtiyacı, bunlara yol açan durumlara yönelik bilimsel değerlendirmeler yetersiz” dedi.
(Emin Koramaz)
Depremin birinci günlerinde devlet düzeneğinin yetersiz kaldığı yerde halkın gösterdiği dayanışma ruhunun azalarak da olsa sürdüğünü belirten TMMOB İdare Konseyi Lideri Koramaz, “İktidarın zelzele bölgesini ve depremzedeleri unuttuğu” tenkidinde bulundu. Kira fiyatlarının çok yükseldiğini anımsatan Koramaz, “Gidecek yeri ya da konut kiralayacak parası olmayan fakir depremzedeler hâlâ çadır kentlerde yaşamaya mahkûm edilmiş durumda” tabirlerini kullandı.
Barınma ve su probleminin sürmesinin, yıkım süreçlerinin bilimsel tekniklerle yapılmamasının da yurttaşlar için tehdit oluşturduğuna değinen Koramaz, “Dün almadıkları tedbirlerle sarsıntısı felakete dönüştürenler bugün ise siyasi tasalarının peşine düşüp sarsıntı bölgesindeki vatandaşlarımızı kendi yazgılarıyla baş başa bırakmış durumda” diye konuştu.
‘HUKUKİ SÜREÇ SAĞLIKSIZ’
Geride kalan 6 aylık süreçte tüm kanıtların toplanıp iddianamelerin düzenlenmesi ve sorumluların yargılandığı basamağa geçilmesi gerektiğini söyleyen avukat Cihan Arık ise “Ancak şeffaflıktan uzak yürütülen süreçte ne olup bittiğini tam manasıyla göremiyoruz” dedi. Sağlıklı işlemeyen tüzel sürecin yurttaşlardaki adalet anlayışını daha da zedelediğinin altını çizen Arık, “İnsanlar adalet aramaya çalışmaktan yaslarını tutamıyorlar. Devlet sistemi, en azından sorumluları yargı önüne çıkarıp adil biçimde yargılayarak yurttaşların acısını bir nebze de olsa azaltmalı” dedi.
(Kadem Özbay)
‘EĞİTİMDE TABLO İÇ AÇICI DEĞİL’
Eğitim İş Genel Lideri Kadem Özbay; zelzele bölgesindeki eğitim durumunun ne eski bakan Mahmut Özer ne yeni bakan Yusuf Tekin’in sav ettiği üzere iç açıcı olduğunu söyledi. Barınma, su, hijyen, ulaşım sıkıntılarının eğitimi direkt etkileyecek boyutta olduğuna işaret eden, okul binalarının inançsız olduğunu belirten Özbay, “Verilen kelamlara karşın kent merkezlerinde bile tadilatına ya da inşasına şimdi başlanmamış okullar var” dedi. Şeffaf yürütülmeyen öğrenci nakil sürecinin velileri çaresiz bıraktığına işaret eden Özbay, “Yöneticilerin eğitimi değer sırasında ne kadar sona ittiğinin örnekleri, zelzele bölgesinde tüm çıplaklığıyla görülüyor” diye konuştu.
