Türkiye’de yaklaşık 19 milyon öğrenci için ders zili yarın çalacak. 2023-2024 eğitim öğretim yılı da ekonomik problemlerin gölgesinde açılıyor. Öğretmenler aldıkları fiyatlar karşısında geçinemediklerini söylerken öğrenci velileri minimum fiyatla çocuğunun hangi masrafını karşılayacağını kara kara düşünüyor.
Veli-Der Genel Lideri Ömer Yılmaz, günlük bir öğrencinin yalnızca beslenmesinin 100 TL olduğuna dikkat çekerek “Asgari fiyatla geçinen bir aile bu parayı nasıl verebilir ki?” diye sordu.
Veli-Der Lideri Yılmaz, mevzuya ait şunları söyledi:
“YOKSUL KESİTLERDEKİ OKULLARDA KAYIT FİYATLARI 10 BİN LİRA”
Okul kayıt fiyatlarında bu devir öbür devirlere göre çok daha yüksek fiyatlar söz ediliyor. Nispeten daha fakir bölümlerdeki okullarda yaklaşık 5-10 bin lira ortasında olan kayıt fiyatları görece daha varsıl kesitlerde 100-120 bin liralarla söz edilen kayıt fiyatları alınmakta olduğunu duymaktayız. Ekonomik krizin bu kadar arttığı devirde okul kayıt fiyatlarının bu derece yüksek olması bu paraların alınmasını hakikat bulmuyoruz.
“BÜTÇE YETERSİZ OLUNCA VELİDEN TALEP EDİLİYOR”
Okula kayıt devrinde bağış ismi altında alınan fiyatların gerçek sebebi şu, okullara ayrılan ödeneğin azlığından ötürü, okullar kendi eğitim masraflarını karşılayabilmek için velilerden bu fiyatı talep ediyor. Ulusal Eğitim Bakanlığı bir tarafta ‘okullarda fiyat alınması yasaktır’ derken öbür taraftan da ‘okulların yetersiz bütçelerinden ötürü yapacağınız harcamaları bir biçimde toparlayın bunu nasıl yaparsanız yapın’ diyor. Ulusal Eğitim Bakanlığı her sene velilerle okulu, okul idaresini karşı karşıya getiriyor ve her sene bunu konuşuyoruz. Bir an evvel okulların eğitim ödeneğinin artırılması gerekiyor. İşçi masraflarının büyük kısmını okullar bütçesinden karşılıyor. Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın yolladığı bütçe yetersiz olunca veliden talep ediliyor.
“VELİLER BİR FORMDA KAYIT PARASINI BULUP ÖDEMEYE ÇALIŞIYOR”
Velilerin birden fazla minimum fiyatla geçiniyor onlar da bu fiyatları karşılayamıyor. Veliler bu fiyatları veremediğinde temel düşünce orada başlıyor. Ortaya hatırlı şahısları koyarak, siyasal alakalara girerek bu işi çözmeye çalışıyorlar. Bir biçimde o parayı toplayıp o parayı ödemeye çalışıyor. Nakdî durumlar şöyle oluyor; bulunduğu bölgedeki okulların dışındaki bölgelere daha nitelikli olduğunu düşündüğü okullara çocuklarını kaydetmek isteyen velilerden bu paralar talep ediliyor. Burada velinin arayışı ‘Çocuğumu daha nitelikli hangi okula, hangi öğretmene verebilirim.’ Bu arayış içerisinde…
“BİR ÖĞRENCİNİN GÜNLÜK 100 TL MASRAFI OLACAK”
Özellikle anaokulundan başlamak üzere liseye kadar tüm çocuklara bir öğün yemek ve içilebilir su talebimiz vardı. Okullardaki yeme içme masrafı arttı. Kantinlerde bu sene geçen seneye nazaran 1,5 kat arttı. Bir öğrencinin 100 TL’ye yakın masrafı olacak. Bu paraları vermeyen velilerin çocukları aç kalacak. Bu talep şimdi karşılanmış değil. Minimum fiyat alan velinin her gün çocuğuna 100 lira verme imkanı yok. Yaklaşık üç dört aylık bir kampanyaya devam edeceğiz ‘çocuklar aç ve susuz’ diye. Çocuklar aç ve susuz bir formda süreci geçiriyorlar.”
