Gerici yasaklara kitlesel reaksiyon: Gayret daveti yapıldı!

Gericilerin amaç aldığı şenliklerin yasaklanmasına yönelik yansılar sürüyor. Sendikalar, siyasi partiler ve vakıflardan oluşan 90 örgüt, ortak bir bildiriyle gerici yasaklamaları kınadı, çaba daveti yaptı.

Laiklik ve uğraş daveti yapılan açıklamada şu tabirlere yer verildi:

“Son günlerde toplumsal medyada bir metin dolaşıyor. Balıkesir Sivil Toplum Platformu ortak imzası ile “Festivallerde Yapılan Yanlışlara Dur diyelim” diye bir davet yayınlandı. Metinde, “Bu şenlikler gençlerimizi gayri ahlaki haram münasebetlere, sarhoş edici içki ve husus bağımlılığına, isyan ve başkaldırıya yönlendirdiği için Türkiye Yüzyılına ziyan vermektedir.” denilerek, “Helal yoldan olmayan, hudut tanımaz kutlamaların, şenliklerin, şenliklerin yasaklanması ve yapılacak etkinliklerde kız-erkek kısımlarının ayrılması, içki-madde kullanımının önüne geçilmesi ve ahlak bozucu davranışlara pürüz olunması” istenilmektedir.

Kaleme alınan bildiri ile laik hayat biçimi alenen amaç alınmıştır. Yaratılan bu gerici iklimin karanlığı, yalnızca temel hak ve özgürlüklerimizi tehdit etmekle kalmayıp artık müthiş boyutlara varan açlığın, bayan katliamlarının ve sermayenin yağma ve talan projelerinin sonucunda oluşan eko-kırımın nedenlerini de gizliyor. Sermayeye yakın duran, onun çıkarlarına hizmet eden tüm özneler bu karanlığı beslemektedir. Bu metne imza veren kurumlar, toplumun kendilerinden farklı olan kesitini ötekileştirerek ve düşmanlaştırarak nefret cürmü işlemekte ve toplumu provoke etmeye çalışmaktadırlar.

2014’ten bu yana, tabiat müdafaa şuurunun geliştirilmesi maksadıyla düzenlenen ve kadın-erkek, genç-yaşlı, toplumun her kısmını bir ortaya getiren “Haklar” temalı Kazdağı Ekofestivali’nin Haziran ayı sonunda neden yasaklandığı artık daha âlâ anlaşılıyor.

Bu metin, HÜDAPAR ve Tekrar Refah üzere yeni ittifakları ile birlikte kamunun tüm imkanlarını ve kurumlarını ele geçirmiş olan AKP-MHP iktidarının laik demokratik nizamı kökten değiştirmeyi hedefleyen siyasetlerinin vahim sonuçlarını ortaya koyuyor.

Bizler, sıklıkla uğratılan sekteye, yaşatılan akıl almaz sorunlara karşın, farklı inanç ve görüşlere sahip yurttaşlar olarak, laik ve demokratik bir ülkede yaşayabilmek için çeşitli alanlarda gayret veriyoruz. Farklılıklarımızın bizi zenginleştirdiği inancını taşıyoruz.

Ancak iktidar, baskıcı, eril, anti demokratik bir sistemi olanca gücüyle dayatıp, yeni bir toplum yapısı inşa etmekteye çalışmaktadır. İktidar yanlısı kelamda sivil toplum örgütleri aracılığıyla da bu sistem pekiştirilmek istenmektedir.

Temel hak ve özgürlüklerimize müdahale edilerek, ömür alanlarını savunanlara, basın açıklaması, şov ve yürüyüş düzenleyenlere, müelliflere, müzisyenlere, gazetecilere, avukatlara yasaklamalar getirilmekte, gözaltına alınmakta, tutuklanmakta, cezalar yağdırılmaktadır.

Gezi savunucularının tutuklanması ve yargılanması, Akbelen direnişinden bayanlara ceza verilmesi, basın açıklaması nedeniyle Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Müdafaa Derneği yöneticilerine soruşturma açılması, Merdan Yanardağ’ın tutuklanması, Can Atalay’ın milletvekili seçildiği halde hala özgür bırakılmaması, bayan ve çocuk istismarcılarının ve katillerinin yeterli hal üzere uygulamalarla arkalarının sıvazlanması ve desteklenmesi, iktidarın demokratik hukuk tertibine direkt müdahalesidir.

Bizler, temel hak ve özgürlüklerimize sahip çıkarak, Anadolu’nun kadim kültüründe olduğu üzere, kadınlı-erkekli ömür stilimizden ve insan haklarına dayalı kozmik değerlerimizden, hayatlarımızdan, hayat alanlarımızdan, festivallerimizden, şenliklerimizden vazgeçmeyeceğiz.”