Ülkeyi krize sokan AKP iktidarı iktisat idaresini yenileyip itimat vermeye çalışırken en kıymetli tartışma hususlarının başında ise dış kaynak gereksinimi geliyor. Zira Mayıs 2023 prestijiyle Türkiye’nin cari açığı 60 milyar dolara ulaştı ve bu bahis en kıymetli ekonomik problemlerin ortasına düzgünce yerleşti. Her yeni kıymetlendirme ve açıklanan rapor bunu teyit ediyor.
(Korkut Boratav)
Örneğin Makina Mühendisleri Odası’nın yayın organı “Sanayi ve Toplum”un yeni sayısında söyleşisi yer alan Prof. Dr. Korkut Boratav’ın bu hususta şu kelamları dikkat cazibeli: “Türkiye’deki hükümran sermaye etrafları ve memleketler arası finans kapital neoliberal bir programa geçişte müttefiktir. Büyük ihtimalle AKP de ayak uyduracaktır. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek-Merkez Bankası Lideri Gaye Erkan ikilisinin Mart 2024’e kadar ana vazifeleri, bir ödemeler istikrarı krizini önlemek olacaktır. Döviz kurunun sıcak parayı çekecek bir seviyede istikrar bulması sağlanırsa, neoliberal programa tam geçiş sonraki devirde beklenmelidir.”
“İHTİYATLA KARŞILANMALI”
Allianz Trade’in yeni yayımladığı “2023 Yaz Ekonomik Görünüm Raporu”ndaki ülke bazlı yorumlarda ise şuna vurgu yapılıyor: “Macaristan ve Romanya’da ödemeler istikrarı krizi belirmeye ve Türkiye’deki varlığını da sürdürmeye devam ediyor. Türkiye’de Mayıs 2023’te yapılan genel seçimler rastgele bir değişikliğe yol açmadı ve seçim sonrası daha klasik iktisat siyasetlerine geçileceğine dair erken sinyaller ihtiyatla karşılanmalı.”
