Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) datalarına nazaran dünya genelindeki demanslı bireylerin sayısının yaklaşık 55 milyon olduğunu söyleyen Nöroloji Uzmanı Dr. Biman Chabou, “DSÖ bilgilerine nazaran 60 yaş ve üzeri bireylerde demans hastaları yüzde 5 ila 8 ortasında. Ayrıyeten 2050 yılında dünyada 139 milyon insanın demanslı olacağı düşünülüyor. Ama demansın ilerleyişini erteleyen ya da yavaşlatan teşebbüslerle bu sayı azaltılabilir” diye konuştu.
“SADECE BİREYLERİN HAYATINI ETKİLEMEZ”
Hastalığın ileri evresinde bireylerin günlük ömür aktivitelerini tek başına gerçekleştiremediğini vurgulayan Uzm. Dr. Chabou, “Sadece bireylerin kendi ömrünü etkilemekle kalmaz, tıpkı vakitte ailelerini, bakıcılarını ve toplumu da tesirler. Demans yaşlanma ile karşılaşılan en değerli hastalıklardan biridir. Vefat nedenleri ortasında 3. sırada olmasına rağmen bakım gerektiren hastalıkların başında gelir. Demans hastalığını sonlandırıcı bir tedavi yok ama belirtilere yönelik semptomatik tedavisi mevcut. Tedavi süreci multidisipliner bir yaklaşımla yürütülüyor” dedi.
“ALZHEİMER, DEMANSIN ALT TİPİ HASTALIKLARINDAN BİRİDİR”
Demansın birçok alt tipi olduğunu ve Alzheimer hastalığının bunlardan yalnızca bir tanesi olduğunu tabir eden Uzm. Dr. Chabou, “Demans ve Alzheimer hastalığı, beyin işlevlerinde bozulmaya neden olan iki başka sıhhat sıkıntısıdır. Ama beşerler çoğunlukla bu iki hastalığı birbiri ile karıştırırlar. Demans, beyin işlevlerinin genel bozulmasını söz eden bir tabirdir. Bellek, bilişsel fonksiyonlar, lisan ve bağlantı, karar verme yeteneği üzere zihinsel yeteneklerde ilerleyici bir azalma ile karakterizedir. Demansın birçok alt tipi vardır. Alzheimer bunlardan biri olmasıyla birlikte yüzde 50-60 görülme sıklığı ile demansın en yaygın sebebidir. Alzheimer, ilerleyici beyin harabiyeti ile giden, nörodejeneratif bir bozukluktur. Çoklukla hafıza kaybıyla başlar ve vakitle bilişsel yeteneklerin azalması, lisan ve irtibat sorunları, karar verme zahmeti, kişilik ve davranış değişiklikleri üzere belirtileri ortaya çıkar. Belirtileri ekseriyetle demansla benzerlik gösterir. Ortalarındaki temel fark demans genel bir terim, Alzheimer ise bu küme içindeki bir alt türdür” diye konuştu.
“YAŞAM USULÜ DEĞİŞİKLİĞİYLE DEMANS RİSKİ DÜŞÜRÜLEBİLİR”
Demansın gelişmesine neden olan birçok risk faktörü bulunduğunu belirten Uzm. Dr. Chabou, “İnsanların birçoğu maalesef demans gelişme riskinin azaltılabileceğinin farkında değil. Ancak risk faktörlerinden birçoğu bireylerin ömür biçiminden kaynaklanıyor. İleri yaş, genetik yatkınlık ve aile hikayesi üzere faktörler değiştirilemese bile, demans riskini azaltmak için değiştirilebilir birçok risk faktörü var. Fizikî aktivite, obezitenin önlenmesi, sağlıklı beslenme tertibi, kullanılıyorsa alkol ve sigara kullanımının bırakılması, pasif içicilikten kaçınılması, toplumsal etkileşimde olunması örnek olarak televizyon izleme mühletini daha kısa tutmak, hobiler edinmek üzere, düşmeye bağlı travmalardan korunmak, nizamlı ve kâfi uyku, işitme kaybının önlenmesi, kardiyovasküler risk faktörlerinin önlenmesi ve tedavisi, bilhassa orta yaşlarda hipertansiyon, diyabet ve depresyonun idaresi ve önlenmesi demans gelişme riskini azaltabilir” tabirlerini kullanarak konuşmasını sonlandırdı.
