Kardiyovasküler Cerrahi Uzmanı Dr. Utku Alemdaroğlu, mevsim normallerinin çok çok üzerinde sıcakların, altta yatan rastgele bir kalp ya da damar hastalığı bulunanlarda şayet tedbir alınmazsa önemli sonuçlara yol açacağı konusunda ihtarda bulundu.
Kalp hastalığı olan ya da kalp ameliyatı geçirenlerin kesinlikle bol ölçüde su tüketmesi, çok sıcak saatlerde dışarıda olmaktan kaçınması, kalp sıhhati için uygun olan yürüyüş, bisiklet sürme, yüzme üzere aerobik aktiviteleri serin saatlerde yapmasını tavsiye etti. İstikrarlı ve besleyici bir diyetin, kalp sıhhati için kıymetine işaret eden Dr. Alemdaroğlu “Yaz aylarında taze meyve ve zerzevatları çokça tüketin. Ayrıyeten, işlenmiş ve yüksek yağlı besinleri sınırlayarak kalp sıhhatinizi destekleyin. Yatmadan en az 2-3 saat evvel yemek yemeyi bırakın böylece kaliteli ve rahat bir uyku uyuyun. Fazla tuz tüketimi tansiyonu yükseltebilir ve kalp sıhhatinizi olumsuz etkileyebilir. Tuz tüketimini mümkün olduğunca azaltın. Artık sigara ve alkolden bahsetmiyoruz bile dikkat ederseniz. Sigaranın kesinlikle bırakılmış olması, alkolün ise yeterlice sonlandırılması gereği hepimizin malumu” dedi.
“KALP AMELİYATI OLANLAR İLAÇLARINI İTİNAYLA KULLANMALI”
Kalp ameliyatı sonrasında beden hala güzelleşme sürecinde olduğundan, yeni ameliyat olan bireylerin ekstra tedbir alması gerektiğine dikkat çeken Dr. Alemdaroğlu, “Terleme, hijyen kurallarına ihtimam göstermemek bilhassa şeker hastalığı da olan hastalarda yara güzelleşmesini bozabilir ve hatta uzun periyodik yatışlara yol açan enfeksiyonlara taban hazırlayabilir. İlaçlar kesinlikle vaktinde ve bol su ile alınmalı, şayet bir kapak ameliyatı olunmuşsa yahut kan sulandırıcı kullanmak gerekiyorsa kesinlikle verilen listeye uyulmalıdır. K vitaminini yüksek ölçüde içeren besinlerin (brokoli, ıspanak, lahana, yeşil yapraklı sebzeler gibi) tüketiminde dikkatli olun. Bu besinler, kan sulandırıcı ilaçların tesirini azaltabilir. Hekiminizle bu mevzuyu görüşerek, beslenme tertibinizi ilaç tedavinize uygun hale getirebilirsiniz. Kan sulandırıcı ilaçlar, cildinizin güneş yanığına daha hassas olmasına neden olabilir. Dışarıya çıkarken geniş spektrumlu güneş gözetici kremler kullanmak ve güneşten esirgeyici giysiler giymek de çok önemlidir” diye konuştu.
“UZUN MÜDDET SEYAHAT EDENLER VARİS RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA”
Dr. Alemdaroğlu romatizması olanların yağmuru herkesten evvel hissedebilmesine emsal halde varisi olanlar da sıcakları hissedebileceğine değinerek havalar ısındıkça bir toplar damar hastalığı olan venöz yetmezlik yani varis semptomlarının arttığına da dikkat çekti.
Varisin, çoklukla bacaklarda ve ayaklarda görülen, genişlemiş, kıvrımlı ve şişmiş damarlar olduğunu belirten Dr. Alemdaroğlu, gece krampları, şişlikler ve gün sonunda yaşanan bacak ağrısı, huzursuz bacaklar üzere semptomların, varis habercisi olabileceğini anlatarak bu semptomları ya da varisleri gözlemleyen şahısların kalp damar cerrahına görünmesini tavsiye etti.
Alemdaroğlu,” Önemli varisleri olanlar, uzun müddetli otobüs, otomobil ya da uçak seyahatine çıkanlar ile açık havada ağır işlerde ayakta çalışanlar yüzeysel ya da derin toplar damarların tıkanması riski ile de karşı karşıya. Bu risklere karşı tedbir alınması gerekiyor. Yazın her ne kadar skleroterapi (köpük) üzere kozmetik amaçlı cerrahi müdahalelerden kaçınılsa da ileri seviye varisleri olanlar için lazer, radyofrekans, yapıştırıcı üzere damar içi cerrahi tekniklerle kombine mikrocerrahi ile varis ameliyatı olan hastalar gündelik yaşama süratle dönebiliyor” sözlerini kullandı.
“VARİSİ OLANLAR DUŞ SONRASI BACAKLARINI SOĞUK SUYLA YIKAYABİLİR”
Varisleri şimdi cerrahi hududa ulaşmayan hastalara da serin ve rahat giysiler ile bacaklardaki kan dolanımını rahatlatmalarını öneren Dr. Alemdaroğlu “Uzun müddet oturuyor ya da ayakta duruyorsanız, ayaklarınızı yüksekte tutmak kanın bacaklardan daha âlâ kalbe dönüşünü sağlayabilir ve bacaklardaki şişliği azaltabilir. Varis çorapları, bacaklardaki şişmeyi azaltmaya ve kan dolanımını desteklemeye yardımcı olur. Her gün alınan duş sonrası bacakları 3-5 dakika soğuk suyla yıkamak da semptomlar epey azaltacaktır”şeklidne konuştu.
“GEBELİĞİN SON 3 AYI VARİSLERE DAHA ÇOK DİKKAT EDİLMELİ”
Özellikle gebeliğinin son 3 ayına giren anne adaylarının da şayet altta yatan varisleri varsa kendilerine daha çok dikkat etmek zorunda olduklarını vurgulayan Dr. Alemdaroğlu gebelikte ortaya çıkan hormonal değişiklikler, bebeğin bası tesiri, sıcak havayla birlikte bedenden su kaybı ve yanlış oturma ve yatma biçimleriyle derin toplar damarlarda pıhtılaşma eğiliminin arttığını aktardı.
Ani ortaya çıkan bacak şişliği, damarların sertleşip kızarması ve ağrıması, nefes darlığı üzere şikayetleri olan hamilelerin vakit kaybetmeden doktora başvurması gerektiğini belirten Alemdaroğlu“Damar ultrasonu ile bebeğinize ziyan vermeden damarlarınıza rahatlıkla bakabilir, teşhis koyabiliriz. Damar içi pıhtılaşma haricindeki tüm varis şikayetlerinin tedavisi için çoklukla lohusalığın bitmesini ve bedenin olağan fizyolojisine dönmesini bekleriz” diyerek kelamlarını tamamladı.
