Nöroloji Kısmı’ndan Uzm. Dr. Hülya Mavi, epilepsinin beyindeki hudut hücrelerinin olağandışı bir formda yüksek aktivite gösterdiği bir durum olduğunu söyledi.
Mavi, “Bu durum beyindeki olağan elektriksel sinyallerin denetimsiz bir biçimde yayılmasına neden olur ve nöbetlerin oluşmasına sebep olur. Nöbetler, beyindeki olağandışı elektriksel faaliyetlerin neden olduğu farklı semptomlarla kendini gösterebilir” dedi.
“NÖROLOJİK HASTALIKLAR EPİLEPSİ RİSKİNİ ARTIRABİLİR”
Epilepsiye yol açan nedenlerin tam olarak anlaşılamadığını söyleyen Mavi, şöyle devam etti:
“Her yıl yaklaşık 2,4 milyon yeni epilepsi hastası eklenmektedir. Ülkemizde de bu sayı 750 bin civarındadır. Beyindeki yapısal anomaliler, beyin yaralanmaları, enfeksiyonlar, genetik faktörler ve kimi nörolojik hastalıklar epilepsi riskini artırabilir. Doğum sırasında ve erken çocukluk devrinde geçirilen birtakım önemli hastalıklar da epilepsiye neden olabilir.
“ZİHİNSEL KARIŞIKLIK GÖRÜLEBİLİR”
Epilepsi nöbetleri farklı tiplerde olabilir. Kimi beşerler şuur kaybı yaşarken kimilerinde kas spazmları ve zihinsel karışıklık görülebilir. Epilepsi teşhisi, nöbetlerin karakteristiği, müddeti ve sıklığı göz önünde bulundurularak uzman bir nörolog tarafından konulur. Elektroensefalogram (EEG) üzere testler, hastalığın teşhisinde kıymetli bir rol oynar. Epilepsi, yalnızca bireyin sıhhatini değil, birebir vakitte ömür kalitesini ve günlük aktivitelerini de etkileyebilir. Toplumsal seviyede, epilepsinin hala yanlış anlaşıldığı ve ön yargılarla karşı karşıya kaldığı durumlar olabilmektedir. Farkındalığı artırmak ve toplumu eğitmek, epilepsiyle yaşayan bireylerin toplumsal entegrasyonunu ve ömür kalitesini artırmak açısından değerlidir.
“CERRAHİ MÜDAHALE DÜŞÜNÜLEBİLİR”
Epilepsinin tedavisi hastanın nöbetlerinin tipine, sıklığına ve şiddetine bağlı olarak belirlenir. Antiepileptik ilaçlar, nöbetlerin denetim altına alınmasında tesirlidir. Tedaviye karşın nöbetleri büsbütün ortadan kaldırmak her vakit mümkün olmayabilir, lakin uygun ilaçlar ve tedavi prosedürleri ile nöbetlerin sayısı ve şiddeti azaltılabilir. Kimi ileri olaylarda cerrahi müdahale düşünülebilir.
Epilepsi hastaları için ilaç tedavisi kâfi olmayan durumlarda Vagal Hudut Stimülasyonu (VSS), umut verici bir alternatif tedavi seçeneği sunar. VSS, bedendeki vagus hududuna tertipli elektriksel ihtarlar göndererek beyindeki olağandışı elektriksel aktiviteyi düzenler. Bu sayede nöbetlerin sıklığı ve şiddeti azaltılabilir. Aygıt, göğüs kafesine yakın bir bölgeye yerleştirilir ve hastalarda günlük ömür etkilenmeden tedavi talihi olabilir. VSS, tedavi seçenekleri sonlu olan hastalar için umut verici bir seçenek olarak düşünülebilir. Lakin, tedavi öncesinde hastaların tabipleriyle ayrıntılı bir kıymetlendirme yapması ve tedavi sürecinde sistemli takip sağlanması değerlidir.”
