Uzmanlar, yaz ayında yüksek sıcaklıkların, güneş ışınları ve nem değişikliklerinin cildi olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Yaz ayında güneşin parlak ışınlarına daha fazla maruz kalan cildin güneş yanıklarına, yaşlanmaya ve hatta cilt kanserine karşı daha hassas hale gelebileceği kaydediliyor. Yaz aylarında cilt bakım uzmanlarının tekliflerinin dikkate alınması gerektiği belirtilirken, cildin güneşin ziyanlı tesirlerinden korunmasıyla sağlıklı bir görünüm kazanabileceği söz ediliyor.
Yazın cildin yenilenmesi ve desteklenmesi için günde dört kez güneş koruyucuyu kullanılması gerektiğini söz eden Hoşluk Uzmanı Hasret Aksünger, “Yaz aylarında en çok dikkat etmemiz gereken en değerli püf noktalarından birisi korumak. Müdafaayla üçüncü cilt bariyerini güçlendirmemiz gerekiyor. Kış aylarına nazaran yaz aylarında bilhassa güneşin tesiriyle birlikte cilt altındaki melanin, pigmentasyon düzeyi 10 kata kadar çoğalır. Bundan ötürü cildin yenilenmesi ve desteklenmesi için günde 3 ila 4 sefer 3-4 saatte bir kesinlikle güneş koruyucuyu arttırmamız gerekiyor.
Onun dışında yine cilt yenilenmesine dayanak vererek soğuk ya da soğuğa yakın duş alımı çok kıymetli. Soğuk suyla yıkamak tüm kan dolanımını etkinleştiriyor. Bunun yanı sıra istikrarlı beslenme, bilhassa C vitamini yüklü. İçeriden cildin amino asit ve vitamin takviyelerini vererek, içten sağlıklı bir formda beslenerek dıştaki güzelliğinizi tamamlayabiliyoruz. Bilhassa en çok korkulan lekelerin artması ya da yağ ifrazatından ötürü oluşan sivilcelenmeler, en büyük sorun. Bunun önüne geçebilmek için aylık kesinlikle rutin bakımların yanı sıra mesken bakım dayanağı çok kıymetli. Geceleri kullanacakları maskeyle birlikte yağ ifrazatı varsa dengeleyebilirler. Şayet leke sorunu varsa tekrar geceden cildi besleyip, gündüzleri de muhafaza altına alıp bilhassa 50 faktör kollayıcı ile cilde dayanak verebilirler” dedi.
GÜNEŞLENMENİN PÜF NOKTALALARI
Yurttaşların güneşin tesiri tam doruktayken güneşlenmemeleri gerektiğini söyleyen Aksünger, “Özellikle çok ağır deniz, güneşin olduğu noktalarda mutlaka denize girip çıktıktan sonra güneşin tesiri tam zirvedeyken katiyen güneşlenmemelerini öneririm. Şayet hani nitekim güneşlenmek istiyorlarsa da bir duş alıp, gözetici kullanıp ondan sonra güneş ışınlarından faydalanmak çok daha yararlı olacaktır cilt açısından. Yoksa aksi takdirde ağır pigmentasyon düzeyi yükselir ve lekeye meyil verir. Bilhassa leke oluşmaması için geceden maske ve serumlarla cilt beslenip, sağlıklı beslenmiş, yenilenmiş, nemlenmiş bir cilt, gündüz de gözetici sürüldüğü takdirde zati güneş ışınlarına karşı bir bariyer oluşturacak.
Dolayısıyla oluşabilecek ziyanlı ışınları geri tepecektir. Lakin geceden rastgele bir etkileyici bir süreç yapmazsak, gündüze kalkıp denize girersek o tuzlu suyun tesiriyle güneşin ve UV ışınlarının vermiş olduğu ziyanlarla birlikte cilt altındaki melanin düzeyi harekete geçerek olumsuz tesir oluşturabilir” halinde konuştu.
